Toplantıda, seçimlere yönelik çalışmaların ele alındığını söz eden Ömer Çelik, bugüne kadar yapılan çalışmaların AKP’nin, kurumsal kapasitesi prestijiyle seçimlere hazırlıklı olduğunu gösterdiğini kaydetti.

“ÖZÜR DİLEMELİLER”

Yerel seçim sürecinde Cumhur İttifakı’nın dengeli ve açık bir irtibatla yoluna devam ettiğini belirten Çelik, muhalefetin 14-28 Mayıs sürecinden mahallî seçim sürecine kadarki müddette içine düştüğü tabloyu hatırlatmak gerektiğini söyledi.

ERDOĞAN’A KUTLAMA

Çelik, bundan sonra da takvime uygun olarak seçimle ilgili çalışmaların partinin Seçim İşleri Başkanlığı başta olmak üzere konseyler tarafından yerine getirilmesinin takip edileceğini bildirdi.

Ömer Çelik, bugün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın doğum günü olduğunu hatırlatarak, AK Parti’nin bütün yetkili konseyleri ve teşkilatları ismine Erdoğan’ın doğum gününü kutladı.

Erdoğan’a bereketli, güzel, uzun yıllar temenni eden Çelik, “Şimdiye kadar vatandaşlarımızın da şık biçimde söz ettiği milletine adanmış bir ömürle, bedeli ödenmiş pek çok süreci yöneterek bu yaşlara, büyük işlere, büyük ihtilallere imza atarak geldiler. Bundan sonrasında da kendilerine sıhhat, memnunluk içerisinde büyük başarılarla milletimiz ve mazlumlar için yapacakları çalışmalarda muvaffakiyetler dileyerek birçok yaşlar, yollar diliyoruz.” diye konuştu.

Dünya başkanlarından doğum günü kutlaması için Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı arayanlar olduğunu anımsatan Çelik, vatandaşların partiye gelerek, bildiriyle, telefonla, toplumsal medya üzerinden ilettiği tebrikleri Erdoğan’a ulaştırdıklarını söyledi. Çelik, bütün vatandaşlara hassasiyetleri ve zarafetleri için teşekkür etti.

“SINIRLARIMIZIN YAKINLARINDA TERÖRİSTAN DEVLETÇİKLERİ KURDURULMAYA ÇALIŞILIYOR”

Seçim sürecinde çalışmalar devam ederken tıpkı formda ülkenin güvenliğinin korunması bakımından terörle çabanın kararlılıkla sürdüğünü lisana getiren Çelik, kelamlarını şöyle sürdürdü:

“Bizim terör örgütlerine karşı bu uğraşımız sürerken temel maksadımız doğal ki ülkemizin iç ve dış güvenliğini korumak, tıpkı vakitte da birtakım siyasi projelerin sonucu olarak sonlarımızın etrafında birtakım teröristan adacıkları kurmak isteyenlere müsaade etmemektir. Şimdiye kadarki kararlılığımız sonlarımızın yakınında teröristan kurmak isteyenlere hiçbir kural altında müsaade etmeyeceğimizi göstermiştir.

Eğer Fırat Kalkanı ve Zeytin Kısmı üzere harekatlar çok güçlü bir halde yapılmasaydı, birtakım siyasi projeler, bölgenin haritasını değiştirmek isteyen birtakım karanlık emeller çerçevesinde hudutlarımızın da yakınlarında birtakım teröristan bölgeciklerinin, devletçiklerinin kurdurulmaya çalışıldığını biliyoruz. Bunların gerisindeki odakları da biliyoruz. Hasebiyle bunlara şimdiye kadar müsaade etmedik. Bundan sonrasında da müsaade etmeyeceğiz.

Aynı vakitte bu, bizim ulusal güvenliğimizi sağladığı üzere komşularımızın da güvenliğinin sağlanması bakımından son derece kıymetlidir. Şayet komşularımız bu terör örgütlerini bertaraf etme konusunda kâfi, yerinde ve vaktinde kapasite ortaya koyabiliyorlarsa esasen sorun olmayacaktır. Lakin bu kapasite ortaya koyulmadığı vakit ortaya çıkan tablo çerçevesinde Türkiye, Birleşmiş Milletler Kaidesi’nin kendisine verdiği yetki ve meşruiyet çerçevesinde bu hakkını kullanacaktır.”

“YARALARIN SARILMASI KONUSUNDAKİ ÇALIŞMALARI KARARLILIKLA SÜRDÜRECEĞİZ”

Son vakitlerde Irak merkezli birtakım hususların gündeme geldiğini tabir eden Çelik, şöyle konuştu:

“Arkadaşlarımız Irak’ı üst üste ziyaret ettiler, burada hem bu terör örgütlerine karşı ortak uğraş bakımından hem de Irak’ta hayata geçirmeyi planladığımız Kalkınma Yolu Projesi’nin sıhhati ve geleceği açısından bu terör örgütleriyle güçlü uğraş ve ortak uğraş iradesinin ne kadar değerli olduğunu net bir halde tabir etmiş oldular.

Dolayısıyla güney hudutlarımızda bilhassa hiçbir formda bu terör yapılanmalarına müsaade etmeyeceğimizi, bu terör örgütlerinin faaliyetlerini takip ettiğimiz üzere bunları kullanan birtakım odakların ortaya koymaya çalıştığı siyasi projeleri de net bir formda gördüğümüzü, hepsiyle topyekun uğraş ettiğimizi tabir etmek isterim.”

Çelik, birebir formda FETÖ, DEAŞ üzere terör örgütleri, organize cürüm örgütleri, milleti ve demokrasiyi tehdit eden her türlü ögeyle gerekli çabanın kararlılıkla sürdürüleceğini söyledi.

Seçim sürecinde olunduğuna dikkati çeken Çelik, “Ne seçim ne öteki bir gündem hiçbir formda zelzele bölgesindeki vatandaşlarımızın yaralarını sarma konusundaki irademizin önüne geçemez.” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sarsıntının birinci yıl dönümünde Hatay, Gaziantep, Kahramanmaraş, Şanlıurfa ve Adıyaman’ı ziyaret ettiğini hatırlatan Çelik, “Bu bizim her gündem içerisinde, her koşul altında zelzele bölgesindeki vatandaşlarımızla birlikte olduğumuzu, kaybettiğimiz canları her vakit hatırımızda tuttuğumuzu ve yaraların sarılması konusundaki çalışmaları kesintisiz bir kararlılıkla sürdüreceğimizin sözüdür.” diye konuştu.

“ENFLASYONLA İLGİLİ OLUMLU GELİŞMELERİ GÖRMEYE DEVAM EDECEĞİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın güçlü takviyesiyle, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in uyumunda yürüyen ekonomik programın meyvelerini verdiğini tabir eden Çelik, enflasyonda düşüş, cari açığın azalması, bayanların istihdam oranının artması, genç işsizlik oranının azalması üzere pek çok alanda güçlü sonucun görülmeye başlandığını vurguladı.

Bunların, 2023’ün son ve bu yılın birinci çeyreğine ait makro ekonomik finansal göstergelere yansımaya başladığını aktaran Çelik, bayanların iş gücüne iştirak oranının yüzde 35,9’a çıktığını, genç işsizlik oranının da 4,7 puan güzelleşerek yüzde 15,3’e gerilediğini belirtti.

Çelik, şöyle konuştu:

“Enflasyonla ve başka alanlarla ilgili olarak da olumlu gelişmeleri görmeye devam edeceğiz. Doğal bununla paralel olarak ülkemize giren yatırım ölçüsü, ülkemize gelen yabancı para ölçüsü da bu çerçevede artmaktadır. Kredi derecelendirme kuruluşları Türkiye’nin kredi notunu yükseltmektedir.

Bütün bu göstergelere baktığımızda Cumhurbaşkanı’mızın güçlü dayanağıyla, Maliye Bakanımız Mehmet Şimşek’in uyumunda yürüyen bu programın olumlu tesirlerinin görüldüğünü, bundan sonra vatandaşlarımızın bu olumlu tesirleri daha çok göreceğini ve vatandaşımızın refahına katkıda bulunma konusunda bu programın daha güçlü sonuçlar vereceğini kıymetlendiriyoruz.”

“ALTI ÇOCUKTAN BİRİ GAZZE’DE ŞİDDETLİ KITLIK YAŞIYOR”

İsrail’in Gazze’deki soykırım faaliyetlerinin devam ettiğini tabir eden Çelik, Batı Şeria’daki hücumlarda da hayatını kaybeden Filistinlilerin sayısının arttığını söyledi. Çelik, “hiçbir davet ve teşebbüsün Netanyahu hükümetini soykırım faaliyetinden geri döndürmediğini” kaydetti.

Açlık çeken Gazzelilerin hayvan yemi yemek durumunda kaldığını lisana getiren Çelik, Birleşmiş Milletler raporlarına nazaran, Gazze’deki altı çocuktan birinin şiddetli kıtlık yaşadığını aktardı.

Çelik, İsrail güvenlik güçlerinin “İsrail’in güvenliği çerçevesinde değil, soykırım maksadıyla sistematik bir katliam çerçevesinde hareket ettiğini” söz etti.

Güney Afrika Cumhuriyeti’nin Soykırım Cürmünün Önlenmesi ve Cezalandırılması Mukavelesi’ni ihlal ettiği için İsrail’e karşı Milletlerarası Adalet Divanına başvurmasının kıymetli bir dönüm noktası olduğunun altını çizen Çelik, “Birileri Güney Afrika’yı bu teşebbüsünden ötürü eleştiriyorsa bunun açık manası onların aslında bu soykırım faaliyetlerini destekledikleri ve bu çerçevede bu soykırım cürmüne ortak olduklarıdır.” biçiminde konuştu.

Divan’ın İsrail’in ihlallerini tespit ettiğini anlatan Çelik, “Ama sonuç prestijiyle bir ateşkes davetinin olmaması ve bu ateşkesi hayata geçirecek bir düzeneğin olmaması bu büyük eksikliği maalesef devam ettirmektedir. İsrail Divan’ın kararları çerçevesinde bir ay içerisinde bir rapor verecek. Lakin İsrail, bu safhalardan tekraren geçmiştir ve her seferinde de memleketler arası hukuk kurallarını ihlal ederek, yok sayarak bu faaliyetlere devam etmiştir.” dedi.

“ATATÜRK’E KARŞI BERBAT KELAMIN YASALLAŞTIRMASINI ASLA KABUL ETMEYİZ”

Çelik, son vakitlerde dini pahalara ve Mustafa Kemal Atatürk’e yönelik kullanılan olumsuz tabirlere dair değerlendirmesinin sorulması üzerine, şunları söyledi:

“Biz ne dini pahaların istismarına ne de dini pahaları inciten birtakım açıklamalar yapılmasına müsaade ederiz. Bunlara karşı söylemimizi, duruşumuzu, siyasi uğraşımızı net bir halde ortaya koyarız. Zira vatandaşlarımızın sahip olduğu pahaları incitmeye hukuken de ahlaken de hiç kimsenin haklı yoktur.

Biz siyaseten bunlarla gayret etme konusunda son derece deneyimliyiz. Bundan sonrasında bu uğraşımızı sürdüreceğiz. Emsal biçimde devletimizin kurucusu ve birinci Cumhurbaşkanımız, Kurtuluş Savaşımızın Başkumandanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile ilgili her türlü nahoş telaffuzun karşısında oluruz.

Bu diğer bir mevzudur. Aslında bütün demokrasilerde haktır bu. Bütün dünyada da bu biçimde olmaktadır. Fakat devletimizin kurucu başkanına Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e karşı rastgele bir nefret telaffuzunun, rastgele bir makus kelamın yasallaştırmasını asla kabul etmeyiz. Bunların da büsbütün karşısında oluruz ve bunlarla da çabayı güçlü bir halde vermeye devam ederiz.”