Dermatoloji uzmanı Dr. Mustafa Tümtürk, yaşlanma belirtileriyle gayret edenler için umut verici bir kök hücre tedavi yolu olan eksozom tedavisine başladıklarını duyurdu. Bu tedavi usulü, cilt üzerindeki lekelerden saç dökülmesine kadar geniş bir yelpazedeki sorunları maksat alıyor.

Dr. Tümtürk yaptığı açıklamada, eksozom kök hücre tedavisinin kordon dokusundaki mezenkimal kök hücrelerden elde edilen partiküllerin laboratuvar ortamında üretilerek soğuk zincir kaidelerinde klinik ortamına getirilmesiyle gerçekleştirildiğini belirtti. Bu partiküllerin cilde enjekte edilerek uygulandığında yaşlanma belirtilerini azaltma, akne skarı, leke, yara izlerini giderme, atopik egzama ve saç dökülmesini engelleme üzere tesirler sağladığını vurguladı.

Tümtürk, eksozom tedavisinin Türkiye’ye son birkaç yıl içinde geldiğini ve özellikli laboratuvarlarda homojen süspansiyon olarak steril biçimde üretilen bir eser olduğunu belirtti. Bu tekniğin yaşlanma sürecini yavaşlatan ve cilde doğal bir gençlik kazandıran tesirli bir kök hücre tedavisi olduğunu söz etti. Ayrıyeten maksat bölgeye tek seans olarak uygulanması ve süreç mühletinin kısa olması nedeniyle tercih edildiğini kelamlarına ekledi.

ETKİLİ VE AĞRISIZ BİR UYGULAMA

Eksozom kök hücre tedavisinin cilt yenilenmesi, kırışıklık azaltma, kolajen ve elastin üretimini artırma üzere birçok alanda tesirli olduğunu belirten Tümtürk, bu tedavinin bedenden ya da karından rastgele bir yağ ya da modül alınmadan yapıldığını ve ağrısız bir uygulama olduğunu belirtti.

Tedavinin Türkiye’de ve dünya genelinde süratle tanınan hale geldiğini vurgulayan Dr. Tümtürk, eksozom kök hücre tedavisinin estetik uygulamalarda son devirde öne çıktığını ve yenidoğan göbek bağı dokusundan elde edilen bu kök hücrelerin son 30 yılın en kıymetli buluşlarından biri olduğunu söz etti.

Eksozom kök hücre tedavisinin tesirinin vakitle ortaya çıktığını belirten Dr. Tümtürk, tedavinin birinci tesirlerinin çoklukla 3. ve 4. aydan sonra kendini göstermeye başladığını ve optimum sonuçların çoklukla ciltte 5. ve 6. aylarda, saçlı deride ise 6. aydan sonra ortaya çıktığını kelamlarına ekledi.