Kızı Tonya Görele’nin koleksiyonundan hazırlanan stantta, sanatkarın 1920’den 1981’e, yani vefatına kadar yaptığı eserler birinci kez bir ortada yer alıyor.

YUNUS NADİ’DEN ÖVGÜ

Giresun, Görele’de 1894 yılında doğan, Sanayi-i Nefise Mektebi’ndeki eğitiminin akabinde imtihan kazanarak Paris’e gönderilen, Julian Akademisi’nin yanı sıra Andre Lhote Atölyesi’nde eğitim alan Hamit Görele, yurda döndükten sonra gözü pek ve özgün yapıtlarıyla dikkat çekmiş. Yunus Nadi, 1933’teki “Galatasaray” standı için yazdığı yazıda “Bu genç ressam sanatta mukallit (taklitçi) olmaya tenezzül etmeyerek ibdacı (yaratıcı) bir yola dökülmeyi tercih etmiş olan tezli bir Türk gencidir” diye yazarak sanatının özgünlüğünü anlatmış.

Müziğin matematiğe, fotoğrafın de geometriye dayandığını lisana getiren, fotoğraflarındaki geometrik yaklaşımlar ve figürlerdeki hacimsel tesirler ile periyodunun beğenilmeme tehlikesinden korkmayan Hamit Görele’nin sanatı, Türkiye’de Çallı jenerasyonu sonrasında gelişen ve tabiat biçimlerini yorumsal seviyede değiştirmeyi amaçlayan görüşle yakından ilgilidir.

ÖNEMLİ BİR KİTAP

Kibele Sanat Galerisi’nde 1 Nisan’a kadar açık kalacak standa, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları tarafından yayımlanan Emre Zeytinoğlu’nun kaleme aldığı kapsamlı stant kataloğu da eşlik ediyor. Kitap, yalnızca sergilenen yapıtları belgelemekle kalmıyor Hamit Görele’nin ulusal kültüre yalnızca yapıtlarıyla değil ortalarında Cumhuriyet’in de olduğu gazete ve mecmualarda sanat üzerine yazılar yayımlayarak hem devrinin sanatını özgürce savunmuş hem de “milli sanatın” ne olması gerektiğini yürekle açıklamış bir usta sanatçı olduğunu evraklarla kanıtlıyor.

Tonya Görele kitabın yayımlanmasından duyduğu memnunluğu ve babasının yapıtlarının dağılmasını istemediğini şu sözlerle ifade ediyor: “Çok stant açtım lakin kitap bastıramamıştım. İş Sanat’ın hazırlattığı Hamit Görele dokümanı olan kitap beni çok memnun etti. Yapıtların hepsi benim için değerli hiçbirini ayırt etmiyorum, satarak elimden çıkarmayı istemiyorum. Hamit Görele bir yerde kalsın, dağılmasın yeterli bir müzede koruma edilsin istiyorum.”