Ulusal ve global ölçekte gereksinimlerin artması güç tüketiminin de artmasına yol açıyor. Bu bahisteki plansızlık ve denetimsizlik, hem insanlık hem de tabiat için büyük bir tehdit haline gelmiş durumda. Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Lideri Füsun Sümer, gelinen noktada güç tasarrufu ve yalıtımın değerini Cumhuriyet’e anlattı.

Isınma gereksinimi konusunda halkın gereğince bilgilendirilmediğini, fiyat olarak en ucuz görülen düşük kalorili yakacakların, yalıtımsız binalarda bilinçsizce tüketildiğine dikkat çekti. Sümer, “Kış aylarında kentler duman karanlığına gömülmekte, havadaki kükürtdioksit oranı dünya standartlarının 9-10 katına çıkmakta, insanlarımız zehir solumakta ve toplum sıhhati gün geçtikçe bozulmaktadır” dedi. Tedbir alınmadığı takdirde önümüzdeki yıllarda daha da artması beklenen güç tüketiminin, etraf ve insan sıhhati sıkıntıları ve güç ithalatında da artışa neden olacağını belirten Sümer, “Gelişmiş ülkeler güç tasarrufunu, etraf ve güç problemlerinin giderilmesinde en faal tedbir olarak kıymetlendirmekte. Yaşanması muhtemel güç sıkıntılarını önlemek için gelişmiş ülkelerde faal bir güç tasarrufu için yalıtım öncelikli deva olarak ele alınarak, ısı yalıtımı ile ilgili yönetmelik ve standartlar daima geliştirilmektedir” tabirlerini kullandı.

‘YETERLİ DÜZEYDE DEĞİLİZ’

Dünyada gelişen teknolojiye paralel olarak ısı yalıtım materyallerinde görülen çeşit ve kalite artışının ülkemize de yansıdığını söyleyen Sümer, buna rağmen gelişmiş ülkelere oranla yalıtım materyallerinde kâfi kullanım düzeyinde olmadığımızı işaret etti. Sümer, bu durumun esas nedenlerini ise şöyle sıraladı: “Yönetmeliklerin aktif uygulanmaması, kontrol ve nezaret düzeneğinin aktif çalışmaması, teşvik sistemlerinin şimdi oluşturulamamış olması, kamuoyunun gereğince şuurlu olmaması ve yol gösterici nitelikte çalışmaların yaygınlaşmaması.”

‘YÜZDE 60’DAN FAZLA KATKI SAĞLAR’

Bina cephelerinde dıştan yapılan uygulamaların, ısı köprüleri ile ısı kaybedilmesi ve yoğuşmayı önlediğini, bilhassa yangına güçlü olan materyallerin seçilmesinin değerli olduğunu söyleyen Sümer, “Son yıllarda yüksek katlı yapılarda sık karşılaşılan yangınlarda yangın dayanımı olan materyallerin kullanılmaması bu mevzunun ne kadar değerli olduğuna işaret etmektedir” diye konuştu. Binalarda gücün çok büyük bir kısmının ısıtma ve soğutma maksatlı harcandığını vurgulayan Sümer, yalıtımın tasarruftaki tesirini şu sözlerle özetledi: “Konutların ısıtılması yahut soğutulması için tüketilen güç ölçüsünü azaltmanın en tesirli yolu ısı yalıtımı yapmaktır. Isı yalıtımı, binanın ısı kaybı ve çıkarını azaltır; münasebetiyle ısıtma ve soğutma için harcanan güç ölçüsü ve atmosfere salınan sera tesirine ve hava kirliliğine neden olan yanma eserlerini azaltır. Isı yalıtımı yüzde 60’dan fazla güç verimliliği potansiyeli sağlayabilir.”

TS 825 VE GÜÇ KİMLİK BELGESİ

Ülkemizdeki binaların yalıtılması ile ilgili standardın TS 825 numaralı “Binalarda Isı Yalıtım Kuralları” standardı olduğunu anımsatan Sümer, Bu standardın AB standartlarına uyarlanan birinci halinin 29 Nisan 1998 tarihinde yürürlüğe konduğunu belirtti. 14 Haziran 2000 tarihinden itibaren tüm binalarda uygulanmak üzere zarurî hale gelen standardın en yeni halini 24 Mayıs 2008 tarihinde TSE teknik şurasında kabul edilerek yürürlüğe girdiğini söyleyen Sümer, “26 Ağustos 2008 tarihinde Resmi Gazete’de bildiri olarak yayımlanmıştır. Özetle, TS 825 standardı, bir binanın tasarım kademesinden başlayarak gücün verimli kullanılması için gerekli yalıtımların yapılmasını zarurî hale getirmektedir” dedi.

2009 yılında Binalarda Güç Performansı Yönetmeliği ile binalarda Güç Kimlik Dokümanının gelmesini olumlu bir gelişme olarak pahalandıran Sümer, şunları söyledi:

“Süreç içinde yeni binalarda Güç Kimlik Evrakı aranmasına ek olarak mevcut binalara Güç Kimlik Evrakı zaruriliği getirilmesi yararlı uygulamalardır. Lakin kâfi olması için evvel kamu binalarından başlayarak yanlışsız uygulamaların yapılması gereklidir. Bilhassa mevcut binalarda Güç Kimlik Dokümanı ile güç sınıfının belirlenmesi dışında uygunlaştırma çalışmaları için finansal dayanak ve düşük faizli kredi temini gereklidir. Güç Kimlik Dokümanı veren uzmanların eğitimi İnşaat Mühendisleri Odası tarafından verilmektedir.”

DEPREM GÜVENLİĞİNİ DE ETKİLİYOR

Isı yalıtımının ekseriyetle farklı sıcaklıktaki dış ve iç ortamlar ortasındaki ısı geçişini azaltmak için yapıldığına dikkat çeken Sümer, “Binada, duvar, pencere, kapı, döşeme, tavan, çatı vb. kısımlarda ısı ve su yalıtımı kıymet arz etmektedir. Yapı taşıyıcı sistem elemanlarının su ve nem üzere faktörlerden korunması ve korozyonun önlenmesi direkt sarsıntı güvenliğini etkilemektedir” tabirlerini kullandı.